Kült, esas olarak “din” anlamında kullanılsa da, din ve sosyoloji bilimlerinde, çevrelerindeki kültür veya toplumun genel veya anaarterin dışı gördüğü inanç, uygulama veya ibadetlere kendini adamış bir birleşik insan topluluğuna verilen isimdir.

Kitsch, varolan bir tarzın aşağı bir kopyası olan sanatı sınıflandırmak-ifade etmek için kullanılan Almanca bir terimdir.

Klişe (Fransızca: Cliché) uzun süre çok fazla kullanılmış ve artık etkisini yitirmiş ifade, fikir ya da öğelerdir.

28 Şubat 2012 Salı

Abrir puertas y ventanas (2011)


Hani üniversite için farklı şehirlere gelen genç kızlarımız vardır. Yurt hayatından sıkılıp kendilerine özgü bir hayat kurmak isterler. İşte böyle bir hayatı düşünün üç kardeşin beraber aynı çatı altındaki yaşamlarından kesitlere konuk oluyoruz. 

Üç kardeş, yanlarında kaldıkları büyük annelerinin ölümünden sonra kendi başlarına kalmışlardır. Müstakil evlerinin ya bitişiğindeki tek katlı evciği genç bir adama kiralamışlardır. Böylece geçimlerini sağlamaktadırlar. 


Üç kardeşin her biri farklı karakterlere sahiptir. Büyük abla sürekli kardeşlerini düşünen, zaman zaman hoşlanmadığı kişilerle ilişkileri olan bir kadındır. Genelde yük onun üzerindedir. Ancak ağır depresyon halleri yüzünden hayatın içinde sıkıştığını hisseder. Bu yüzden de kendi çıkışsızlığının içinde hayatta kalmaya çalışır. Kardeşleriyle uğraşır. Bununla kalmaz ve evi telefon eden kişilere takar. Kendine güveni çok azdır. Bu yüzden de görünümünden hoşlanmaz. Kilolu oluşu özgüvenini günbegün azaltmaktadır. 

Ortanca kardeş ise okula devamlı yeni kıyafetlerle giden, dikkat çekmekten hoşlanan güzel bir kızdır. Ancak nedense bu kadar dikkat çekici kıyafetlerine rağmen istediği kişilerin ilgisini çekemez. Ancak dişiliğini kullanarak bir yerlerden para bulmanın bir yolunu bulur. Evden kaçıp kendi başına bir hayat kurmak istemektedir. Bu yüzden de her yerden para arttırarak biriktirir. Bununla kalmaz evdeki eşyaları yavaş yavaş satıp, paralarıyla kendi çapında bir lüks hayat yaşar. İnce ve zarif oluşu ve sürekli yeni hediyeler alması, ablasını kıllandırır. Bu yüzden de yalan uydurmayı alışkanlık haline getirir. Bu yüzden de ablasının tepkisi çekmeye devam eder. Evde hiç iş yapmayan gözükse de, ne hikmetse tüm işleri kendi yapmak zorunda kalır. Belki de evin düzeni budur. 


En küçük kardeş ise en büyük olayı tembelliğidir. Hiç bir şekilde evden ayrılmaz, iş yapmaz ve hatta herhangi bir işle uğraşmaz. En büyük tutkusu müzik yapmak ve rahatına düşkünlüğüdür. Ancak herkeslerden sakladığı erkek arkadaşıyla planlar yapmaktadır. Okula gitmek yerine tüm zamanını evde öldürür. Gizemli işlerin insanıdır. Bu yüzden de üç kardeşin en az dikkat çekeni olmasına rağmen, en içten pazarlıklısıdır. 

Bu üç kardeş de kiracılarından hoşlanırlar. Ancak hiç biri bunu itiraf etmek istemez. Ortanca kardeş sürekli hamleler yaparak onun kalbini çalmaya çalışırken, erkek oluşundan yararlanmaya çalışır. Ablasının evlatlık olduğunu inandırmaya çalışır, ancak başarılı olamaz. Büyük abla ise ilgi duysa da itiraf edemez. Bu yüzden de beklemekle yetinir. Tabii kardeşlerin en büyük rakibi ise kiracılarının kız arkadaşıdır. 


Son derece samimi bir şekilde ilerleyen film, tek mekanda kotarılmış. Müstakil bir evin sınırlarının dışına çıkılmıyor. Odalardan odalara, bahçenin içine yayılan sıkışmış dünyalar, bu küçük dünya içerisinde iç dünyalarını yansıtmaya çalışıyorlar. Belli ki bu anlatım için doğru bir mekan tercihi olduğu söylenebilir.

Oyuncularının sağlam performanslarından dolayı son derece inandırıcı bir aile ilişkisi sağlanarak, gerçekçi sinemanın sağlam temelleriyle seyirciyi etkisi altına almayı başarıyor. Bu yüzden de efektler, büyük oyunlar bekleyen seyircilere hitap etmeyen bir film bu. Yine de bulabilirseniz, dinlendirici bir film isterseniz biçilmiş kaftan dediğimiz şey bu filmdir. 

Not: Unutmadan "Abrir puertes y ventanas" filminin adının bir şarkıdan geldiğini söyleyebiliriz. Filmin Türkçe çevirisi ise "Kapıları, Pencereleri Açalım" şeklinde çevrildi.








Hiç yorum yok: